Elif DURGUN
“Manchester City benim ilk ve tek tercihimdi…”
Adını taşıyan resmi sitesindeki biyografisinde de yazdığı üzere; Edin Dzeko isminin uluslararası arenada yankılanmaya başlamasını sağlayan 2007’de Türkiye ağlarına attığı o vole, bugün tam 27 milyon pounda dönüştü. Az önceki cümlenin sahibi, Bosna’nın altın çocuğu, Dzeko artık Manchester City’nin 10 numarası…
Sağlık kontrolünden geçtikten sonra City eşofmanlarını giyip verdiği ilk röportajda mutluluğu adeta gözlerinden okunan 24 yaşındaki oyuncunun söylediğine göre geçtiğimiz yaz gerçekleşecek olan transfer Wolfsburg’un kendisini vermemek istememesi nedeniyle bugüne kaldı.
Peki Edin Dzeko biz futbolseverlerin hayatına ne zaman girmişti? Özellikle Türkler için tarih kesin… Euro2008 elemelerinde Bosna ve Türkiye’yi karşı karşıya getiren maçın ilk devresinin uzatma anlarında attığı an… Ancak o yaz günün habercisi yani A milli takımın formasını ona getiren şeyse 2006-2007 sezonunda Teplice formasıyla 30 maçta attığı 13 goldü.
Tabii 2007 yılında dünyanın en iyi 100 futbolcusu listesine imza atan Avrupalı otorite spor yazarları Dzeko’yu D’si ya da bize göre C’sini görmemişti bile…
Arsenal'in radarına girmişti, ama gören biri daha vardı; Wolfsburg gibi mütevazi bir takımı Almanya’nın zirvesine taşıyacak olan Felix Magath… Adı sanı pek bilinmeyen genç bir Bosnalı için çok da küçümsenmeyecek bir rakamla, 4 milyon Euro ile Bundesliga’nın yolunu tutan Dzeko’nun Avrupa futboluna “resmen” girişi de böyle oldu.
2007 – 2008 sezonunu o güne dek 1. Lide aldığı en yüksek dereceyle 5. Sırada bitiren Wolfsburg’un genç Bosnalı 17 maçta forma giyerek 8 gole imza atıyordu. Çoğu zaman Afrika’daki vahşi hayatı andıran Bundesliga için tabii bu istatistik bir hiçi ifade ediyordu...
Dzeko, spot ışıklarını kendine çevirmek istiyorsa daha fazla forma şansı bulmalıydı ki, 2008-2009 sezonu ona sahneyi sunan sezon oldu...
Grafite ile müthiş bir kimya yakalayan forvet, ligde 29 maçta 26 gol atmayı başarıyor, dahası takım arkadaşını besleyerek onun da 25 maçta 28 gole ulaşmasını sağlıyordu. Sadece Almanya değil tüm Avrupa yeni bir şampiyonu karşılıyordu. Wolfsburg rüyaları gerçek kılarak Bundesliga’daki 12. Sezonunda 21 galibiyet alarak 80 golle ligin şampiyonu oluyordu! İşte şimdi Avrupalı otorite spor yazarları Dzeko’nun nasıl okunduğunu öğrenmişti.
Felix Magath ile sezon sonunda Wolfsburg’dan Gelsenkierschen’e doğru yola çıkarken Dzeko takımda kalmayı tercih etti... Ve inatla savaşmayı, gol atmayı ve attırmayı sürdürdü. Magathsız sezonda Wolfsburg ligi 8. Sırada tamamlasa da, 33 maçta forma giyen genç Bosnalı tam 22 gol kaydetti.
O şimdi City forması giyecek... Ve Mancini’nin hayran kalarak, takımına istediği Dzeko artık Grafite’yi değil Tevez’i destekleyecek, Van der Saar’ın, Reina’nın, Fridel’ın ya da Fabianski’nin korkulu rüyası olacak!
Boliç, Baliç ya da Nejat Biyedic gibi Bosnalıların derin izler bıraktığı Türk futbolunun lügatında özellikle 70’li yılların başından 80’lerin sonunda yabancının adı "yugo”ydu. Pesiç, Şekerbegovic, Hoçiç, Prekazi, Kovaçeviç, Simoviç dışında saymaya nefesin yetmeyeceği sayısız Balkan kökenli futbolcu gördük... Peki o toprakların bağrında yetişmiş Dzeko ve diğerlerini Türk futbolu nasıl ıskalar oldu da elimizde sadece Kenan Hasagic kaldı… Bu sorunun cevabı, bir başka Bosnalı milli oyuncu Misimovic’i büyük umutlarla getirip, ardından olabilecek en ilginç şekilde geri gönderen zihniyet değişiminde gizli olabilir…
Dzeko, haftasonu yeni takımını desteklemek için tribündeydi / 09 Ocak Pazar Leicester - Man. City maçı...
14 Ocak 2011 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
mancinide yıldız çok, dzeko için çok iyimsersiniz
üstteki yorumu yazarken bir tahmin yapmıştım...yorumumu silmeyerek gösterdiğin nezaket ve tahminimi ispat şansı verdiğin için teşekkür ederim...sağlıcakla kal.
tebrikler dzeko konusunda sen haklı çıktın :)
Yorum Gönder